26 Mart 2013

Eh be!


Of..sessizliğe bak.
Bu ne güzellik tanrım!
Bu ne sade hayat!
Bu ne huzur!
Sapsarı bir sayfada,
Bir paragraf olmak gibi
Ünlemsiz,
Sanatsız…
Kafa yormayı hiç istemezdim biliyor musun?
Herkesin anladığı bir matematik işlemi olmak güzel olurdu.
İki artı iki eşittir dört gibi mesela.
İnsan olmak da neymiş.
Kitap olmak varmış bu dünyada.
Okunmayı istenmek gibisi var mı.


Saygılarımla,
Barzonunbiri.

21 Mart 2013

Temas





Bazen o kahkahaları hayranlıkla seyrederken
Hangi mutluluğun penceresinde olduğumuzu fark etmeyiz.
Siyah eşarplar
Veya gri gökyüzü
Ayrılığın mahrem yerlerini okşarken
Zevk alanın kendimiz olduğunu düşünürüz.
Bu yüzden aptalız.
Etrafında daireler çizdiğimiz koku,
Ciğerlerimize tecavüz eder,
Görmeyiz.

Kısacası bizler,
Denizin rengine aşıgız
Çünkü hiç birimiz dibini görmedik.


Saygılarımla,
Barzonunbiri


17 Mart 2013

Gece Ereksiyonu




Gün tam bitmeden, yorgana sarılmadan önce
Bir düşün:
Yatarken söndürmediğin ışıkları,
Sabahın köründeki soğuk uyanmalarını,
Taze rüya repliklerini,
Gündüz sana ne verebildi ki?

Sense aksine bugün,
Sebepsiz içtin sana yazılanları.
Yalanları kana kana çektin burun deliklerinden.
Farkına varamadın aciz!
Güneş kuzeye eserken
Gece güneyin kollarında inliyordu.
Akıyordu düşlerin paçalarından..

Karanlığını kaybeden hükümdarlık seni.

Hiç düşünmedin;
Gündüzden ne alabildin ki...

Saygılar,
Barzonunbiri.

2 Mart 2013

CAN YANIKLARI


Şimdi.. Söyleyeceğim çok şey var ama.. Toparlayamıyorum, darmadağın ya da bu kelime tam olarak nasıl yazılıyorsa öyleyim.. Dokunuyorum sadece kendime biraz.. Alelade kelimeler atıyorum şu an.. Konuşamıyorum.. Uzun zamandır ilk defa kanıyorum.. Acıyorum.. Yaşıyorum..
Ve sessizlikle uyanmaya çalışan mutsuz bir güneşin açılmamış göz kapaklarında biriken gözyaşları gibiyim.. Her an dökülmeye, veda etmeye hazır..

Ne güzel de söylemiş Hank!; '' Bir çiçeğin büyümesi bizi ne kadar kederlendiriyorsa ölüm de o kadar kederlendirmeli. Korkunç olan ölüm değil, yaşanan ya da yaşanamayan hayatlardır. ''
Bu söz gibi, o kadar çok şey var ki söylenecek, nasıl da sessizlik hakim oluyor bedenine insanın... Ağlamak geliyor içinden, gözyaşlarından birini görsün istiyor insan.. O sözcüklere dökemediği sonsuz sessizliği gözlerinde ki denizlerde bulsun istiyor birileri.. Aslında, bu insan son huzurunu istiyor..


Ve o ki; yeniden bir başlangıç yok, yeni bir ruh yok, yeni bir huzur yok, yeni olan hiçbir şey yok ve sadece hiçbir şey var!.. İşte böyle bir zamanda ararız o yeniden başlatma düğmesini.. Asla bulamayacağımız o başlangıç.. Fakat, hâlâ karar verebileceğimiz bir son var.. Sadece bir son.. 


Her birimiz sonumuza ulaşmak için koşturmuyor muyuz zaten? Kötü olan ise, çoğu insanın ölümü aldatmacadır.. Ölecek bir şey kalmamıştır geriye..


Saygılar,
Barzonunbiri.





1 Mart 2013

VAROLAN HİÇLİK


Varolma çabası.. Yaşamak.. Yaşamsallığa hapsolmuşluk.. Kutsanmış monotonluk.. Her şey varolma hödüklüğü içerisinde birbirinin kuyusunu kazıyor.. Kendi gerçekliği sandığı kahrolmasını masumiyetlere maske yaparak üstelik.. 
  Varolan her varlık bir şeylerin tükenişini süslüyor.. Hediye ettiğiniz mutluluklar elbet bir gün sahteliğin yüzüne bakacak.. Acaba o gözler utanmadan yüzyüze gelecek mi ?
    Gecenin karanlığının tükettiği ayın ışığı mesela.. Karanlığın büyüsüne tecavüz eden ayın cesur yansıması ya da.. Var edenin hiçleştirmesi.. Hiçlikte varolan hayat.. Farkında mısınız ?
    Yaşarken kimi sevdiyseniz başkasına iteklediniz.. Kimi sevginize ortak etmediyseniz başkasına el pençe açtınız.. Hakikat sandığınız doğrularınız yalanlarınızı besledi.. Gerçekliğe yüz sürmemiş ruhunuz saydam mutlulukları içselleştirdi.. 
     Unuttunuz çoğu kere.. Hem de çok çabuk.. Hatırlamayı ötelediniz bu sefer de.. Hep gölgenizdi aslında siz öyle sandınız.. Bedenine sarıldıklarınızın ruhundan kovuldunuz hoyratça.. Varoluşuna yardım ettiklerinizin hiçliğinde kaçtınız.. Kaçmak da denmez zaten yoktunuz nereye kaçasınız.. Var mıydınız?  Olmadınız ki.. Hiç bile olamadınız..
     Ben hiçliği severim olamayanları yaşayınca.. Ben varoluşu severim hiçliği anladığımca..  Gerçek anlamda varoluşu yaşayan ruh hiçliği de sahteliğe bulaşmadan yaşar.. Mutlu olduğunu sanıp tökezleyen bedenler ne o ruhun varolmasına tanıklık eder ne de hiçliğin muntazam yoksunluğuna.. 
    Yok olmak hiçlikten başkadır.. Yokluğunda da varolur insan.. Hatırlanır.. Unuttuğunuz için hatırlamayı da nötrleştirirsiniz.. Hayatta hiç olmayı dahi beceremeyen sürülerden bunu bekler dünya.. 
    Kendi çevresindeki bataklığı masmavi sonsuz denize tercih edenler sivrisinekleri ebedi prensleri sanarlar..

 Saygılar,
Barzonunbiri